Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri
WhatsApp
Sosyal Medya

Kasıkta Şişlik ve Ağrıya Dikkat: Fıtık Habercisi Olabilir

Kasıkta hissedilen şişlik ve ağrı, ihmal edildiğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilecek kasık fıtığının ilk belirtileri arasında yer alıyor.

Kasıkta hissedilen şişlik ve ağrı, ihmal edildiğinde ciddi sağlık sorunlarına

Medipol Koşuyolu Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Yılmaz, kasık bölgesinde hissedilen şişlik ve ağrının, kasık fıtığının önemli belirtileri arasında yer aldığını belirterek, zamanında tedavi edilmediği takdirde bu durumun hayati risk oluşturabileceğini vurguladı.

Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Yılmaz, kasık fıtığının özellikle erkeklerde daha sık görüldüğünü ve yalnızca cerrahi müdahale ile tedavi edilebildiğini ifade etti. Fıtığın, karın zarının yırtılmasıyla birlikte iç organların dışa doğru balonlaşması sonucu ortaya çıktığını belirten Yılmaz, “Kasık bölgesindeki yapısal zayıflık, fıtığın temel nedenidir. Erkeklerde anne karnındaki gelişim sürecinde bu bölgede zayıflık oluşabilir ve ilerleyen yaşlarda fıtık gelişimine zemin hazırlar. Ayrıca fıtık, doğuştan da ortaya çıkabilir” dedi.

Fıtık Riskini Artıran Faktörler

Prof. Dr. Yılmaz, öksürük, kronik kabızlık, akciğer ve prostat hastalıkları ile karın içi basıncını artıran ağır kaldırma gibi durumların fıtığı tetikleyebileceğini belirterek, şu bilgileri paylaştı:

“Her ağır yük kaldıran kişide fıtık olmaz. Ancak kasıktaki zayıf bir bölgeye gelen ekstra bir yük, bardağı taşıran son damla etkisi yaratabilir. Fıtık tanısı genellikle fiziki muayene ile konulur. Her zaman ultrasona ihtiyaç duyulmaz. Kasıkta oluşan şişlik, hasta yattığında kaybolabilirken, ağrı özellikle yürürken artış gösterebilir.”

Boğulmuş Fıtık Hayati Tehlike Yaratabilir

Yılmaz, kasık fıtığında en sık görülen belirtilerin şişlik ve ağrı olduğunu vurgulayarak, bu ağrıların şiddetlenmesi ve sürekli hale gelmesinin, fıtığın boğulduğunu gösterebileceğini söyledi. Bu durumun, bağırsak ya da diğer organların sıkışarak kan dolaşımının kesilmesi anlamına geldiğini ve acil müdahale gerektirdiğini dile getirdi.

“Boğulmuş fıtık, hayati tehlike yaratabilir. Böyle bir durumla karşılaşıldığında vakit kaybetmeden hastaneye başvurulmalıdır. Fıtığın tek tedavi yöntemi cerrahidir.”

Açık ve Kapalı Yöntemler Başarıyla Uygulanıyor

Prof. Dr. Ahmet Yılmaz, cerrahi tedavide açık ve kapalı yöntemlerin kullanıldığını belirterek, “Tek taraflı fıtıklarda açık cerrahi, çift taraflı veya nüks eden fıtıklarda ise kapalı yöntem daha avantajlıdır. Yeni nesil yamalı tekniklerle nüks riski büyük ölçüde ortadan kaldırılmıştır. Hastalar kısa sürede sorunsuz şekilde iyileşebilmektedir. Hastanemizde her iki yöntem de başarıyla uygulanmaktadır.” ifadelerini kullandı.