Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri
WhatsApp
Sosyal Medya

BOLAT, Tarım Makinelerinde En Hızlı Büyüyen Şirketler Arasında

Mersin merkezli BOLAT, çiftçiden gelen önerilerle geliştirdiği ürünleri ve ihracat atağıyla Türkiye’nin en hızlı büyüyen tarım makine üreticilerinden oldu.

Mersin merkezli BOLAT, çiftçiden gelen önerilerle geliştirdiği ürünleri ve ihracat

Tarım makineleri üretiminde 1961’den bu yana faaliyet gösteren Mersin merkezli BOLAT, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde açıklanacak “Türkiye’nin En Hızlı Büyüyen 100 Şirketi” listesine girerek dikkatleri üzerine çekti.

Kurucusu Halit Beybolat tarafından “BEYBOLAT” adıyla kurulan firma, markalaşma sürecini “BOLAT” ismiyle sürdürdü. Bugün 180 kişiye istihdam sağlayan şirket, traktör dışı motorlu tarım makineleri alanında Türkiye genelinde güçlü bir ağ kurmuş durumda.

Çiftçiye Kulak Veren, Kadına Fırsat Veren Bir Marka

Firmanın Genel Müdürü Serkan Beybolat, başarının ardında AR-GE ve ÜR-GE’ye verilen önemin yattığını belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Bayilerden, servislerden ve son kullanıcı çiftçiden gelen tüm verileri analiz ederek ürünlerimizi geliştiriyoruz. Çiftçi önerileri bizim için çok değerli.”

Beybolat, üretim sürecinde kadınlara verdiği önemi de vurgulayarak, çapa makinesi üretiminde kadın çalışan oranının %35 olduğunu, bu oranı artırmayı hedeflediklerini söyledi.

Avrupa Pazarı Hedefte

Türkiye’de %15-20 pazar payına ulaşan BOLAT, ihracatta da atağa geçti. Halihazırda 6-7 ülkeye satış yaptıklarını belirten Beybolat, özellikle Avrupa pazarına açılmak için yoğun görüşmeler gerçekleştirdiklerini belirtti.

“Hedefimiz, kıta ve ülke sayısını artırarak ihracattaki payımızı kalıcı şekilde yükseltmek.”

Geleceği Tasarlayan Firma: Üniversite ve TÜBİTAK İşbirlikleri

Mersin Teknopark ve üniversitelerle işbirliklerine büyük önem verdiklerini belirten Beybolat, gelecekte demode kalmamak için 3, 5 ve 10 yıllık planlarla ilerlediklerini ve TÜBİTAK projeleriyle bu vizyonu güçlendirdiklerini dile getirdi.

“Geleceği yakalamak için Ar-Ge kültürünü sürekli canlı tutmamız gerektiğinin farkındayız.”